Salı, Eylül 06, 2005

Anne Oldum.

Hayatta şimdiye kadar çok şeye sahip oldum.
Çok şey oldum, çok sevindim , çok ağladım.
Kaybettiğim ve dayanamayacağımı düşünüpte altindan kalktiğim çok şey oldu.
Önemsiz küçük bir şey için yıkılıp deli divane olduğumda .
Ama hiç bir yaşanmışımda hatta yaşanamamışımda , oğlumu ilk kez yanima verdiklerinde ve ben ona ilk öpücüğü kondurduğumda hissettiklerimi hissetmedim.Buna o kadar eminim ki hiç bir şey , beni böyle yapmadi.
Belki bunlari yaşayabilmek için.

O henüz çok küçük ve biliyorum ki her geçen gün onu büyütürken beni daha büyütecek.O oğlum olurken , ben daha Anne olacağım.
Belki de büyümek için.

Kendi çoçukluğumdan kalan herşeyi nasıl özlemle hatırlıyorum.Nasıl da o günlere dönmek , tekrar yaşamak istiyorum.
Belki de yeniden çocuk olmak için.

Herkesin yıllardır anlattığı , çocuğun arandaki güçlü bağ gerçek mi acaba. Bu insanlar da ? ne güzel edebiyat yapıyorlar? , ne kadar süslü cümlelerle anlatıyorlar anneliklerini diye düşünüp merak ederdim hep.
Belki de anne olmak ?I öğrenmek için.

Her kalabalık ortama girdiğimde, bağıran çağıran koşusan çocuklara birde onlarin peşinden koşan ana babalara bakıp, birazcık heves daha da fazlası korku duyardım.

Belki de heveslerim korkularimi yendiği için .

Hamile kiyafetleri giymek için , yenidoğan bebeğe cicili bicili kıyafetler almak için , oğlumun elinden tutup gezdirmek için , hatta puset kullanmak için, 3 kişilik aile olmak için , arka koltukta araba koltuğu olmasi, camda arabada bebek var yazmasi için , bebeğin kikir kikir gülmesini duymak için , annemi anneanne yapmak için,çocuklu arkadaşlarla konuşacak konu olsun onların çocuklarina arkadaş gelmesi için, bebeği olmayanlara bol bol gaz vermek için,şarkı repertuarimi genişletmek için ,anneler gününde hediye alabilmek için,değişik kek börek vs.tarifleri öğrenip yapmak ve güzelce yemek için, kilolarimi görenlere , doğumdan sonra kaliyor tabii biraz aslinda ben inceydim eskiden , diye yalan uydurabilmek için ,

Aslında korksam da çok çok istediğim için ;

ANNE OLDUM.

Doğum Hikayemiz

Artık zamanı geldi diyorduk eşimle.3 yillik evlilik, bir o kadar da öncesi..

Ve 13 nisan 2004 , artik bir idrar tahlili yapsak mi?
Ama ya sonuc pozitifse , hazir miyim acaba, bebek ??.. ben anne olmak ??
Ve beklenen sonuç , anne olacagim , cizgileri gorunce bagira bagira aglayisim , ben korkuyorum anne olmaktan.

Ve aglarken bir yandan da söylenisim , bir iki gün önce bolca şarap içmiştim , bebeğe bir şey olur mu ki??
Ve işte anne olmaya başlamam belki de o an.

15 Nisan da doktor ilk kalp atışlarını dinletti bize,6,5 haftalik pirinç tanesinin..
Ve ben , ve biz o günden beri hala mest...

İlk günlerin şoku, ailelelere çığlık çığlığa verilen haberler...
Annemin hemen örmeye başladığı beyaz ( kiz da giyer erkek te diyerek ) yelekler ...
Sürekli iyi beslenme , sağdan sola dönerken bile aman ha dikkat etler..

Ve karnimin belirginleşmeye başlaması..
Ve hamile kıyafetleri giymem , gurur duyarak.
Ve OĞLUM olacak ...
Hamilelik sürecinin her anı başka güzel,başka keyifli.Şimdi bunlari yazarken o zamanki sıkıntıları bile güzellikle , tebessümle anımsıyorum..İçimde oğlumun olmasi ,inanilmaz ve anlatilmaz duygular.
Ve her ay iple çekilen ultrason günleri ....Ultrason fotolarina , video kayitlarina bakmak .
Ve o son gün için , büyük gün için bir yandan heyecan ve sabırsızlıkla beklerken , bir yandan da içindeki o parçadan ayrılacak olmanin verdiği tuhaf his...
Ve o gün .. 22 Kasım 2004.
Ankara ya yağan senenin ilk karı eşliğinde sabah 8 de hastanedeki odama ulaşmam.
Ve saat 9.18 de duyduğum çığlık , oğlumun sesi .doktorun bebeği hazırlamasını izlerken ?aslinda o an beni dikiyorlar ? yanina gitmek istemem, bir an önce ona dokunmak istemem .
VE ağlayan bebeğimi benim yanima getirmeleri ,onu öpmem , bana yaklaştığında ağlamasını kesmesi.
Bu görüntüleri videodan izlerken ve buraya yazarken tekrar tekrar yaşamak ve hayatimin sonuna kadar yaşamak istemek....
İşte oğluşum EGE ARCA ? nın satırbaşlarıyla doğum hikayesi.

FİLİZ TEKPINAR TUNÇ.
13.4.2005